31 Temmuz 2013 Çarşamba

-5-
Yine pek bir özel olduğundan bahsediyordu, konuş konuş tamam dinliyorum evet ama dur bir şey sormak istiyorum sadece ufak bir soru. Kızma önce, neden özel hissediyorsun bu kadar, neymiş ki seni özel yapan? Dur tamam sus bi dakika, yani bir nevi değişik parçaların farklı şekilde bir araya gelmesi diyorsun. Düşük olasılık. Peki bu parçaların özel mi? Evet doğru haklısın tam da duymak istediğim özel olan bileşim. Peki sanıyor musun diğer bileşimler senden daha az özel, ah ne kadar da mutlu oldun herkes özel olunca. Anlamaya başlar gibisin, senin özel dediğin birleşim herkes de kendini farklı olarak gösterip özel oluyor. Bu durumda böyle "özel" bir birleşime sahip olmanın ne anlamı kalıyor sonuçtu bu "özellik" genel bir kavram. Kendini fazla üzme yinede, ben demesem bile üzmezsin sen kendini biliyorum ya neyse. Aman özel olmazsan olma değil mi canım, kendine söyle bunları sık sık. Bana söyleme, bağırıp çağırarak özel olmak istemiyorum, varlığım değeri olmaması beni üzmüyor deme. Çok iğrenç oluyorsun o an işte, tek bir an yüzünden senden sonsuza kadar nefret edebilirim biraz üzül diye belki bir şeyler anlarsın kendinde.
-4-
Uzun uzun aynı şeyleri söyleyip durdum, aynı tonda her seferinde daha uzatarak. Anlamını yitirene kadar çeşitli üslupları içerleyip tekrar vazgeçtim, ne bileyim hepsi sanki olduğundan daha yapaydı yazılınca. Bazıları sadece okudukça değer kazandı, daha hızlı olanlar. Nefes bile arası vermeden oradan buraya koşup atlayıp zıplayıp anlatanlar. Hatta öyle ki ne dediğini anlamak gibi bir derdiniz bile olmadan ilerleyen. Yeterince anlamsızlık falan değil bu, anlamsızlığı düzenlenmesi. Okuyana yol verecek şekilde planlı saçmalık. Kendine bile gülmeden bunu yaparken, senle buna gülmeyecek biri yoktu tabi. O zaman işte bütün yargılamalar karşısında duracak tek bir insan kaldı. Dalga geçilen dünya öcünü almak için komik bir yol buldu. Hepsi, herkes tekrar susana kadar, biten şeylerle ilgilenmeye mahkum oldu. Sigaranın zaman karşısındaki acizliği falan filan. Sonunda yapılacak tek şey kalmıştı, zaman yok etmeden hızlı sömürmek hayatı onla beraber yanıp tükenmek, yaşama isteğini tamamen yok etmek. Belki küllerinden doğan tekrar o olurdu.

30 Temmuz 2013 Salı

-3-
Gökyüzü bilmem kaç kere yarılmış da insanın hala tepesinde kalmış, bitmiyo lan şu oyunları; seksek ezan vaktini takmaz ya da anıları ya da kızgın ebeveynleri.
-2-

La sibylle'nin ruhunu beklerken caz ve blues ölmüş.
-1-
İşte sahte takıntı, o ki kelimeleri siz anlayasınız diye sırayla yazar.